Bende kalmasın herkes bilsin

Bende kalmasın herkes bilsin

Son seçimlerin aday belirleme sürecinin şekillenmesinden oldukça önce olabilecekleri öngören insanlar sürekli bir arayış içindeydiler. Ara ara toplantılar yapılmaktaydı.

Bunlardan birine davet edildim. 2021-2022 kışı idi. Davet sahibi Prof. Dr. Tolga Yarman'dı.    Fenerbahçe Burnu'nda bir salonda 60 kadar kişiydik. Herkes fikrini sırayla açıkladı. Ortak arzu cumhuriyetçi bir adayın belirlenmesi ve aday yapılmasını sağlamaktı. Örtük olarak da Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olmasının önüne geçilmek istenmekteydi. Bunun nasıl olacağı üzerine görüşler açıklanmaktaydı.

Konuşma sıram geldiğinde, şu ana fikre dayalı bir stratejinin geliştirilmesinin etkili olabileceğini öne sürdüm: "Bizlerin adayı belirleme gücü yoktur. Ancak süreci etkilemenin bir yolu vardır. Eğer Doğru Parti, Zafer Partisi, Memleket Partisi, Adalet Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi arasında bir ittifak oluşturulur; bu da anketlere yansırsa Millet İttifakı ortaya çıkan duruma kayıtsız kalamaz, ülke için yeni oluşum ortaya çıkar ve CB adayı belirleme süreci etkilenmiş olur. Rifat Bey de (Serdaroğlu o an salondaydı) öncülük ederse mutlu oluruz."

Konuşma sonrasında salondan ayrıldım ve ne tepki aldığına ilişkin somut bir kanıya ulaşmış değilim.

Ancak salondan çıktıktan sonra Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Memleket Partisi MV Mehmet Ali Çelebi'yi sırayla aradım. Gelişmeleri ve görüşümü her ikisine de aktardım. Çelebi, ertesi gün Memleket Partisi Başkanı Muharrem İnce ile Beypazarı'na gideceğini ve yolda bu konuyu açacağını ve bana döneceğini ifade etti. Ümit Özdağ da fikre sıcak baktığını ancak erken bulduğunu ifade etti. 

Çelebi daha sonra döndü ve İnce'nin konuya sıcak baktığını belirtti. 

Adımlar atıldığını da basından izledim ve sevindim. 

Dört parti (Doğru, Zafer, Memleket, Adalet) ittifak oluşturdu ancak kısa süre sonra ittifak dağıldı.

Daha sonra Zafer Partisi, Adalet Partisi, Ülkem Partisi, Türkiye İttifakı Partisi tarafından Ata İttifakı kurularak seçimlere girildi.

Sonuç olarak kurulması benimsenen ittifak zamanında kurulamadı bundan dolayı kamuoyundaki durumları anketlere yansımadı. Millet İttifakı'nı etkileme şansları da olmadı.

Millet İttifakı da bu partilere ilgi duymadı, gereken özeni göstermedi ya da geç gösterdi.

Hep birlikte hem özel hem de genel başarısızlığa ortak oldular...

Bu başarısızlık kimden kaynaklanmıştır, nedeni nedir, bilmiyorum. Ancak Rifat Serdaroğlu'nun bana söylediği şu ifade oldukça düşündürücüdür: "Egoları yenemedik!"

Bu konuda konuşma ve daha ileri bir yorumda bulunma hakkım yok ama ister istemez Mustafa Kemal'in Sofya'da askeri ataşeyken izlediği opera sonrası Şakir Zümre'ye söylediği sözlere aklım takıldı:

"Şakir kim ne derse desin, şimdi Balkan Savaşı'nda yenilgimizin nedenini daha iyi anlıyorum. Ben bu adamları çoban bilirdim. Oysa baksana operaları bile var. (...) Bizim ülkemiz de acaba operaya kavuşacağı günleri görecek mi? Bir gün o düzeye çıkacak mıyız?"

Atatürk'ün operadan yola çıkarak Bulgarların Balkan Savaşını kazanmasının arkasında 'biz' yaratmanın önemine vurgu vardır. Mesele sadece opera değil, onu yaratan kültürün arayışıdır. 

Operamız oldu ama o düzeye çıkamadık zira 'ben'den 'biz' yaratma becerisini gerek şart olarak gören operayı kuran kültürü yaşatamadık. 

Mesele reisin ya da reislerin dediklerini yapmanın ötesinde, geniş katılımla 'biz' yaratmakla, 'biz' demesini bilenleri seçme becerisine ilişkindir. Başka çözümü yok...

Ahmet Yavuz, 7 Haziran 2023


   

Yorumlar

  1. Konu hakkındaki düşünceleriniz doğrudur. Millet ittifakını etkileyecek harici bir güç bileşeni, son kararın daha rasyonel olmasını sağlayabilirdi. Görüşüm şudur ki Millet ittifakının yaptığı en büyük hata, adayı en baştan belirlememesidir.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Terörle mücadele üzerine

Cumhuriyet'te yaşananlara ilişkin tavrım