Atatürk'ü minnet ve özlemle anarken

 

Atatürk’ü minnet ve özlemle anarken

Onun hakkında birçok yargıda bulunmak mümkün. Bu kısa yazıda onu yakından tanımamıza katkı sağlayacağını umduğum bir kaynak kitaptaki fikirlerine yer vereceğim.

Kaynak kitap kendisinin kaleme aldığı Zabitan ve Kumandan ile Hasbihal’dir (Türkiye İş Bankası, Kültür Yayınları, 2011).

Kitabı Sofya’da askeri ataşe iken yazıyor. Esasen kitap sınıf arkadaşı Nuri Conker’in yazdığı Zabitan ve Kumandan kitabına bir yanıt kapsamındadır.

Kitap 1914’te yazılsa da 1918’de basılmıştır; her seviyede komutan ve liderin yararlanacağı bir hazine gibidir.

Her şeyden önce gerçekçi. Conker’in, “Ordumuzun son Balkan Savaşı’ndaki kederli yenilgisi acı bir gerçektir. Hayal kırıklığına uğranıldı” ifadesini yüz çarpan bir darbe olarak nitelendiriyor.

Muharebede yağan mermi yağmuru, o yağmurdan ürkmeyenleri, ürkenlerden daha az ıslatır” derken, hem cesaret hem irade gücü hem de adanmışlığa vurgu yapıyor. Vazifeye/vatana adanmış olmanın önemini kabul etmekle birlikte bunun tek başına yeterli olmayacağını, donanmış olmanın da şart olduğunu açıkça belirtiyor. Donanmış olmaktan kasıt bilgili olmayı ve bilgiyi işleyecek muhakeme becerisi başka bir ifadeyle düşünme disiplinine sahip olmayı zorunlu görüyor.

Dürüstlüğü ve asla ikiyüzlü olmamayı güven yaratan iyi insan ilişkilerinin anahtarı olarak görüyor. Bu yargılar bize sahici olmanın önemini açıklıyor.

Kendiliğinden iş görme becerisine özel önem veriyor. Bu kavramının başına buyruk olma anlamına gelmediğini de özel olarak belirtiyor. Bu noktada bir birliği göreve hazırlamanın çerçevesini çiziyor ve bir eğitim öngörüsü ortaya koyuyor. Yani vizyoner.

İnsanları istediği gibi kullanan kuvvet; düşünceler ve bu düşünceleri onlara anlatıp tanıtan ve toplumun geneline yayan kimselerdir. Düşüncenin özelliği de hiçbir karşı çıkışın bozamayacağı mutlak bir biçimde kendi kendini kabul ettirmektir. Bu ise, düşüncenin yavaş yavaş duygularla bütünleşerek inanca dönüşmesiyle mümkündür. Ve böyle olduktan sonradır ki, onu sarsmak için bütün diğer mantık ve akla vurma yöntemlerinin hükmü kalmaz” derken sevk ve idare sanatının inceliğini sıralıyor. Buradan karizmasını nasıl yansıttığını anlıyoruz.

Bütün bu görüşlerin ancak bir devrimci kişilikte vücut bulabileceğini ileri sürmek yanlış olmaz.

Kitabı okumanızı ve okutmanızı öneririm.

Minnet ve özlemle…

Ahmet Yavuz

10 Kasım 2023

  

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Terörle mücadele üzerine

Cumhuriyet'te yaşananlara ilişkin tavrım

Bende kalmasın herkes bilsin